Yonca Tokbaş'ın yayımlanmış ilk kitabı. Bilmiyorum Hürriyet'te yazılarını takip eden var mı; ben etmiyordum. Hatta kalemi hakkında en ufak bir fikrim yoktu, diyebilirim. Kitabı arkasına bakıp öyle aldım; bir de boyutuna ve şekline tav oldum tabii. Kitabın arkasında, içerikteki bir bölümden alıntı vardı, klasik... Hoştu... Hafif, iyimser ve ilham verici... Evet, aradığım buydu. Fazla düşünmeden aldım ktabı, o dakika içime sinerek. Bazen böyle olur bana; bünye ne istediğini bilir, gider alır onu, sanki kokuksundan tanır gibi... Bu sefer de yanılmadı diyebilirim. Bana iyi geldi bir şekilde...
Kitap, anlatı tarzında yazılmış. Yazar kendi hayatından notlar düşmüş. Adından da anlaşılacağı gibi, çağrışımlar ve o çağrışımların yazarda bıraktığı düşünsel ve duygusal izler, kitabın konusunu oluşturmuş. Anlatımı oldukça samimi. İyi düşünüyor ve iyi düşünceyi aşılıyor. Kendine dönük bir kitap; bir nevi hatıra defteri gibi. Edebi bir kaygı gütmüyor. Fakat hafif, dediğim gibi... Gülümsetiyor...
Orda burda, heryerde, hatta ayakta otobüste giderken bile okunacak bir kitap. Braz aralanmak ve hafiflemek isteyen okuyucular için ideal...
Karışık kuruşuk birşey...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder